27 Eylül 2020 Pazar

290

Beş Şehir - Ahmet Hamdi Tanpınar..

Bahse konu şehirler; Ankara, Erzurum, Konya, Bursa ve İstanbul'dur.

Okurken en çok şaşırdığım yer, Ramazan eğlencelerinin nasıl doğduğunun anlatıldığı sayfalar oldu. Akşamüstleri vaktin geçmesini bekleyen halk, sokaklara dökülür ve uğraşacak bir meşgâle ararmış. Bunun bilincinde olan eğlence sektörü de zamanla Meddah, Orta Oyunu, Karagöz, Kanto gibi organizasyonlar düzenler olmuş. Batıcılık hareketleri (16.yy ortaları) ile bunlara tiyatro ve opera gibi sanatlar da eklenmiş. 

Hepimizin bugün "Osmanlı'da Ramazan" denince aklımıza dini olgular gelmek yerine bu alengirli eğlenceler gelmesinin sebebi işte buymuş!

Açıkçası Tanpınar Üstadın bu kadar tinsel derinliği olan bir şahsiyet olduğunu bilmiyordum. Üstad alenen bir derviş olmadığının ilanını yapıyor kitabında. Fakat bununla birlikte, yazdığı tasvir ve anekdotlarla(şeyhlerin kerameti de diyebiliriz) açık bir sufi gönüldaşı olduğu kanıtlıyor. Şahsım da tasavvuf ve tarikat geleneğine dair bir sürü şey öğrendim kitapta.

Tek kelimeyle üzerinde saatlerce konuşulabilecek, yoğun ve ilgi çekici bir kitaptı. Böyle buhranlı bir dönemimde bana ülfet edilen mutevazı bir sürpriz gibi geldi. Bu anlamda Tanpınar'a teşekkür etmek istiyorum. Nur içinde yatsın. Rabbim taksiratını affetsin inşallah.

Kitabı tavsiye ediyorum. Bulursanız muhakkak okuyun. Bulamazsanız bulmaya çalışın. Biz bu toprakların çocuğuyuz. Biz hep birlikte Anadoluyuz....
Share:

0 comments:

Yorum Gönder